Alanyaspor Başkanı Hasan Çavuşoğlu: Maçın kaderiyle oynandı

Süper Lig’in 26. haftasında Alanyaspor ile Fenerbahçe karşı karşıya geldi. Alanya’nın konut sahipliğinde oynanan gayrette kazanan 3-1’lik skorla Fenerbahçe oldu. Alanyaspor Lideri Hasan Çavuşoğlu, gayret hakkında konuştu.

Alanya Etkin Gazeteciler Cemiyeti’nin ‘Alanya Değerleri’ söyleşisine Alanyaspor Lideri Hasan Çavuşoğlu, ilçe gazetecileri ile cemiyet idaresi ve Global Gazeteciler Kurulu Lideri Mehmet Ali Dim katıldı. Gazetecilerle bir ortaya gelen Alanyaspor Lideri Hasan Çavuşoğlu, Alanyaspor ve lig hakkında değerlendirmelerde bulundu.

“Yayın gelirleri çok düştü”

Anadolu kulüplerinin ekonomik manada düşünceleri olduğunu belirten Çavuşoğlu, şu halde konuştu:

“Geldiğimiz noktada yayın gelirleri çok düştü. Yayın gelirleri bu kulübün bütçesinin, bütün kulüpler için o denli, bizim üçte birini karşılıyor. Kalan kısmını da sponsorlarla karşılamaya çalışıyoruz ferdî gayretlerimizle. Yabancı futbolcuların olduğu yerde esasen oyuncuların maaşını dövizle ödüyoruz. Türkiye’de zati yabancı futbolcu sayısı bence bir kaos. Çok fazla. Haddinden fazla yabancı futbolcu sayısı var. Federasyonun bunu düşünmesi lazım.”

“Önceki federasyonda bir karar aldılar, bunu kademeli olarak düşürmeye kalktılar. Yeni federasyon da baskılara dayanamadı, tekrar tıpkı düzeyde kaldı. Türkiye’de esasen futbolu 4 büyükler yönetiyor. Onlar ne derse o oluyor. Daima kaos yaratma içerisine giriyorlar. O maç kaybettiğinde diğer bir şey söylüyor. Başkası maç kaybettiğinde öbür bir şey söylüyor. Daima Türk futbolu da Türk hakemleri de baskı altında.”

“21. dakikada maçın yazgısıyla resmen oynandı”

Pazar akşamı oynadıkları Fenerbahçe maçını da kıymetlendiren Çavuşoğlu, şu sözlerde bulundu:

“Akşam da bunun örneğini gördük esasen. 21. dakikada maçın mukadderatıyla resmen oynandı. İkinci penaltı, penaltı falan değil. Ben bu türlü bir penaltı görmedim. O da uyduruldu esasen. 21. dakikada yüzde yüz kırmızı karttı. Tweet’ler atılıyor, hakem elini art cebine götürüyor, kulağını elliyor sonra sarı kart çıkarıyor. Biz alanda gördüğümüzü söylüyoruz. Benim gördüğümü tüm Türkiye gördü. VAR’ın başındaki arkadaşların da çağırması lazım. Bunu 5 yaşındaki çocuğa da sorsan kırmızı kart der. Net bir halde muhakkak.”

“Baskı, yaygara, kaos, yani Türk futbolu abluka altında. Bu halde Anadolu kulüplerinin yaşama talihi yok. Kırmızı kart olayında neden VAR’a gitmiyorsun? Elini kırmızı kart için art cebine attıktan sonra neden vazgeçtin? Hakikaten artık Türk futbolunu falan bu koşullar altında yönetmek istemiyoruz. Türk futbolu düzgüne gitmiyor, berbata gidiyor. Bunun sonucu da bizim üzere kulüplere endeksli oluyor. Maalesef bu kurallar altında da sahiden Türk futbolunda yöneticilik yapmak da sıkıntı, Türk futbolu içerisinde bulunma konusunda da beşerler isteksiz hale geliyor. Akşamki maçta da bunları yaşadık.”

“Kulüpler Birliği’nin öncelikle birlik olması lazım”

Türkiye Muhteşem Lig Profesyonel Futbol Kulüpleri Vakfı’nı da eleştiren Çavuşoğlu, şöyle dedi:

“Kulüpler Birliği’nin öncelikle birlik olması lazım. İsmi ‘Kulüpler Birliği’ lakin birlik beraberlik yok. Ben Kulüpler Birliği toplantılarına gitmiyorum. Bundan evvelki lider devrinde de gitmiyordum, şimdiki lider periyodunda de gitmiyorum. Gitmememin de sebepleri var. Onlar da kendileri çok yeterli bilirler bunu. Kulüpler Birliği lideri dediğin insan kulüp liderlerinin hepsini toparlar.”

“Göksel Gümüşdağ’da bütün kulüp liderleri toplantılara katılıyordu. Sonra Mehmet Sepil lider oldu, benim de lider yardımcısı olduğum periyotta, Mecnun Otyakmaz liderim ile birlikte yeniden tüm kulüp liderleri geliyordu. Son iki devrin lideri kulüp liderlerini bir ortaya toparlayamadılar. Maalesef bu türlü durum. Şu anda Kulüpler Birliği WhatsApp kümesinde olmayan liderler var.”

“Bu bir algı ve baskıdır”

Fenerbahçe maçının akabinde Fenerbahçe Genel Sekteri Burak Çağlan Kızılhan’ın maç sonunda hakemi eleştiren açıklamalarını pahalandıran Çavuşoğlu, şöyle dedi:

“Bu bir algı ve baskıdır. Akşamki hakemin kimin lehine maç yönettiğini herkes gördü. Oburlarının koltukları sallandığında bir şeyler yapacaklar, olağan ki bir yerlere saldıracaklar.”